Pervin Özkan
Özlüyorum
Kalabalık bir ailede büyümenin büyüsünü
Onca konuşma ve gürültünün çocuk bedenime ninni gibi geldiği günleri
Şimdi çıt çıkmasa bile kapanmıyor gözlerim
Özlüyorum
Annemli sabah sofralarını
Babamın tatil sabahları hazırladığı kahvaltıları
Herkesin kendi yatağını toplayıp kaldırma yarışlarını bile...
Meğer zaman ne kadar çabuk ilerliyormuş
Mahallemizde telefon olan tek ev olmanın tatlı tatsızlığını dahi özlüyorum.
Akşam karanlığında komşumuza gelen telefona ''Git sen çağır'' kavgalarımızı
Oyun aralarında domates, peynir, ekmek yemeği....
Özlüyorum
Benim çocukluğumda unutmak istediklerim de var elbette
Çocuk gözlerimizin gördüğü terör çirkinliklerini,
Beş metre mesafe aralığında başından vurulan şalvarlı adamları,
Duvarlarımızda derin kurşun izlerini,
Evlerimizde ışıkları yakamadığımız, silah sesleriyle geçen geceleri,
Sabahları tüm evlerin duvarlarında terör yanlısı afiş ve yazıları,
Sokağa çıkma yasaklarını ve hafta sonları her yerin kapalı olmasını,
Evet büyüdüm
İyi mi oldu bilmiyorum...
Aynadaki bana bakıp inceliyorum
Soruyorum daha neler yaşayacaksın acaba?
Şimdi
Sıcacık bir kol sarsın beni istiyorum
Annem gibi okşasın, sevsin
Babam gibi güvende hissettirsin beni....
Size bir sır vereceğim.
Ben hala evin en küçük kızıyım büyümeyen
Şımaran ve mızmızlık yapan...
Ah kalbim ah
Kim dinler söylediklerimi artık, kim duyar sesimi
Gözlerini para, hırs ve zevk perdelemiş insanlardan
Kıymet bilen var mıdır acaba hala?
Özlemde hasrette güzel anılar içindir.
Tüm güzel anılarıma kalkacak kadehim artık
Dostlarım
Şerefe...
Bu şiir toplam 907 kez okundu.
24.12.2010