A.Yavuz Yavrutürk (kalave)
Çığlıkta Büyür Gece
bir adam
yüzünde gerilmiş kaslar
sıkılmış yumruklarıyla sabah
çıktığı eve akşam dönerdi anca
hiç güldüğünü görmedim
kahkaha atmadı bile otuz yıl boyunca
ben de bir mağarada sakladığım ruhumun
nerde olduğunu hiç kimseye
söylemedim
-inatla-
*
öfkesiyle adam yerinden kalktığında
kızılderili topraklarında vahşi atların
firari kişnemeleri düşüyordu nefesinden
biraz endişe, biraz korku
biraz da ölüm taşıyordu cebinde
ne zaman bir karga
ölse babama benziyordu.
ve kardeşlerinden korkuyordu.
*
ukraynalı bir kadının öptüğü yaramdan
biraz utangaç akıyordu
kan
ilk gönüllü hemşiresi annem
üçüncü dünya savaşının
yaramda ölen martıya dokunuyordu
yaralarım kabuk bağlıyordu
esmer kabuklar
boğabaşı, cizlevet naylon iplikli don
hangi bankanın patronuydu baban
kırmızı pabuçların masal kahramanı
kızdan
*
oysa şilan ağacının meyvesini yerken
o devasa cini çıkartamadım yerin
yedi kat altından
hani kürtçe bir oh çektiğimde
çıkıp dileğimi soracaktı oradan?
bir kadın öptüğümde bütün kadınlar ölüyordu
-kış,aralık,soğuk-
karanlık yalnızlıklarda
bir kadın öldüğü’çündü
süvari kadınları öpmeye ahdim
-bozduğum ahdim-
gövdemden bir cin çıkıyordu
şilan çayı içtiğimde
derinden bir ohh çekiyordum
içten ve narince
ve türkçe
gitmeseydin ya; ben halâ
seni seviyordum
*
pamuk tarlasında doğuran anne düşmüş
martı sesine
aksarayda gece
son bıçak darbesi inen sezar acısı
iki kumrunun penceredeki sesi
istanbulun herhangi bir yerinde
geceden sabaha kuşların matemi
neyin nesi
neyin nesi...
küçük yılanlarla beslenen yılandır kalleşlik
hiçbir zaman çakal öpmedi yüreğim
ne varsa çıkar at üstünden
çıkar da çıplak bir ölüm üşüsün teninde
ve benim kaç pusudan kedi çıktığım
/öptüysem bilinsin ki boşa ölmedim/
el sallamadan gitme hiçbir zaman
çünkü şiiri yazılmaz ayrılığın
A.yavuz yavrutürk
Bu şiir toplam 1.477 kez okundu.
7.07.2007 20:29:09