hidayet dal (hidayetdal)
okyanusun en derin yeri
eskici mehmed’ten değil
giyindiğimiz ikinci el yalnızlık…
dört duvar arası ıslaklık
tam ortasında tutsaklık.
bize de kısmetmiş
güzü şıra ederek içmek
bakır çalığı denizlerde
efkarı albatros kuşlarının…
-tuzlu suları çiçeklendiren aynada
görmek
çıplak ayaklı ölümü-
söyle nerde şimdi
sardunya kokulu cumbasıyla
ahşap evli düşlerimiz
hani uçuşan saçlarının
upuzun gölgesi yerlere müsavi
her sarılışımızda
karlı tepeleri öpüp okşayan
terli ellerimiz
istasyonlarda birbirine karışan…
anlat leyli
ben size de mi gelmemişim?
-öyle bir yaşam ki
“dümen” suyunda boğuluyor
hangi şehre
hangi şiire varsam
yalnızlık kokusu duyuluyor
gidilecek limanlardan mektuplar gelmiş
posta kutusu dolup taşmış çavlanından
-ortalığa yalnızlık “name”leri saçılıyor-
Hidayet DAL/Can Sokağı Lambaları
Bu şiir toplam 600 kez okundu.
19.12.2010 14:08:16