İbrahim Akbaş (miharbi_47)
BIRAK GURBET BIRAK BENİ
Mardin Acar köyün havasını taşını toprağını,
Stadyum kadar büyümüş yükselmiş taş ocağını,
Rahmetli Dedemin iki katlı tarihi konağını
Özledim gurbet bırak beni ben sılama gideyim.
* * *
Hısım akraba ana baba amca dayı hepsi sılada,
Yalnızım tek başıma sürünüyorum bu diyarda,
Yaban eller boynumu bükmüş eziyor buralarda
Bırak gurbet bırak beni ben sılama gideyim.
* * *
Sılamın beyaza bürünen yüksek tepelerini,
Yaylasında otlayan keçi koyun ineklerini,
Baharında açan menekşe lale gelinciklerini
Özledim gurbet bırak beni ben sılama gideyim.
* * *
Sıla özlemiyle yanıyorum buralar beni sarmadı,
Zordayım gurbet dayanacak gücüm kalmadı,
Sılam gözümde tutuyor mutluluk kapımı çalmadı
Bırak gurbet bırak beni ben sılama gideyim.
* * *
Sılamın köy meydanlarında çekilen halaylarını,
Modern fırınları aratmayan minik tandırlarını,
Kışın odanın ortasına kurulan odun sobalarını
Özledim gurbet bırak beni ben sılama gideyim.
* * *
Sağ kalırsam bir gün döneceğim sılama elbet,
Sıkıldım senden acımasız seni zalim gurbet,
Senin her bir yanın ayrı keder ayrı bir dert
Bırak gurbet bırak beni ben sılama gideyim.
İbrahim Akbaş
20 10 2011
Bu şiir toplam 442 kez okundu.
16.09.2013 17:52:25