Burhan Kale (KALE)
Su Misali
Belki Hızır’dır gelen, senin gemini delen,
Belki de duvarını ördüğün çocuksun sen…
Sonsuzluk ülkesine giden sandala binen
Kalbimin limanında gördüğüm, yolcusun sen…
Bembeyaz parmakların abı hayat doludur…
Geceler hep ardında, önünde gündüzlerin…
Adımını attığın yollar Cennet yoludur,
Ölülere can verir Senin kutlu sözlerin…
Cennetlerden geldiğin günlerin yağmur kokan
Gözyaşların yetirir şelaleleri nehre…
Bir de bir hüznün var ki su misali hep akan
Adeta hayat verir beton dolu bu şehre…
Ellerinde bin hüner yerde gökte bir adın,
Zikrinle geçen anlar gözlere sürme olur…
Kim demiş ki Cennette kaldı renkli kanadın,
Geminden kalkan kuşlar elbet karayı bulur…
Ümitle kanatlısın hayatın dua gibi,
Çöller de gezer olsan bulut eder gölgelik…
Denize düşsen n’olur O her yerin sahibi
Balığın karnında da nasip eder bilgelik…
Göz alır sarı parlak, yaban nazarın yanar,
Tertemiz esen rüzgâr yıkamaz mı içini?
İyi olan iyi bilinir, kötü kötüyü anar,
Çok da sormamak lazım bazen neden niçini…
Gözü sende, öylece bakıyor, şaşkın hali...
Altın, mal, mülk ve kendi sıfır, karşısında bir…
Şehrin ucundan gelir adını anar dili,
Bütün kapılar açılır dilediğinden gir…
Sırlar içindeki sır, gökten inecek olanlar,
Kılıçtan önde kalem, kubbede baki kelam…
Hicret edenler erer, derde düştü kalanlar,
Şehrin bir ucundan gelene verdiler selam…
Esen yele söz geçer, yuvarlanır kaya, taş…
Katı kalbe sadece güzel sözler süzülür…
Günahına ağlarsan değer alır gözde yaş,
Altlarından ırmaklar akan yerler görülür…
Ateşlere atılır Senden haber verenler…
Sana giden yollar hep tuzaklarla doludur…
Cennet bahçelerinde rıza gülü derenler
Menfaatlerinin değil bir Allah’ın kuludur…
Ellerinden kalplere akıyor zaman mekân
Bir parmağın ile Dost ayı iki bölüyor…
İmkânsıza eriyor Senin dünyanda imkân,
Ağaç için tohum düşüp toprağa ölüyor…
Bu şiir toplam 610 kez okundu.
19.06.2014 11:19:26