Cumali Cumalioğlu (cumali22)
PERİŞAN
Son günlerde bilim, din tuzağında
Mum ışığı yetmez, bilgi çağında
Sevgi ocağında, gönül bağında
Ateşler kararmış, küller perişan
Kimisi aç gezer, kimi de susuz
Geçinmek derdinden kalmış uykusuz
Kimisi isyanda, kimi duygusuz
El açmış göklere kullar perişan
Uzaktan yakından havlar köpekler
Sessizlikten yas tutuyor, çiçekler
Yaylalarım ıssız, öksüz petekler
Arıları uçmuş ballar perişan
Son bulsun düşmanlık, dostluğa bakın
Çiçeğe sevgi ol, insana yakın
Dikkat et sözüne, incitme sakın
Konuşmaktan aciz diller perişan
Kumarda boşalmış kese, dolmamış
Totodan, lotodan hiç ders almamış
Muskalar, fincanlar çare olmamış
İyi haber vermez fallar perişan
Alınıp, gücenip, kusura kalma
Emeğin boş yere havaya salma
Sevgi besleyenin âhını alma
Bülbülün âhından güller perişan
Aydın, yazar-çizer hepsi fişlenmiş
Doğruyu söyleyen neden taşlanmış
Tökezliyor gönül atım yaşlanmış
Çivisi sökülmüş nallar perişan
Bütün gönüllere sevgi ekeriz
Sevgiden ne anlar, avanak keriz
Bir yanlışın özlemini (cezasını) çekeriz
Yâre ulaşmayan yollar perişan
Yapay gündemlerle ortam gerilir
Hedef belirlenip oyun kurulur
Biri emir verir, biri vurulur
Geride çocuklar dullar, perişan
Analar sokakta her cumartesi
Kesilmiş nefesi çıkmıyor sesi
Lime lime olmuş tek elbisesi
Yeşil yâre küsmüş allar perişan
Verdiği sözlerde durmuyor kimse
Malın zekâtını vermiyor kimse
Yoksulun hâlini sormuyor kimse
Dostlar vefa bilmez, hâller perişan
Gel nefsini körelt, özünü pâkla
Yardımsever misin, kendini yokla
Terk etmiş evini iki çocukla
Sevdiğinden ayrı kollar perişan
Son bir defa yüzün görmeden ölmem
Senden ayrılalı inan ki gülmem
Sana haberimi verir mi bilmem
Savrulup duruyor yeller perişan
İsyan da ettirir, insan oluşun
Belâya girmesin pervasız başın
Bir işi yapmadan sonunu düşün
Kendi yangınından çöller perişan
Kimisi hileyle sınıf atlamış
Servetini üçe dörde katlamış
Kuraklık diz boyu toprak çatlamış
Karanfiller susuz, güller perişan
Şehir merkezleri diz boyu çamur
Tekneler boş kalmış yapılmaz hamur
Küresel ısınma yağmıyor yağmur
Barajlar kurumuş, göller perişan
Sayısını sorma yoksul aç’ımın
Nefesi kokuyor işsiz, bacımın
Renklerle bezenen nar ağacımın
Yaprağı kurumuş, dallar perişan
Kanlı savaş yerin dibine batsın
Aydınım, yazarım fikir yürütsün
Dinamolar çürük, voltamper netsin?
Aküler boşalmış piller perişan
Eriyor buzullar, dargın kutuplar
Ozonu deliyor, spreyler, tüpler
Cep telefonu var, gelmez mektuplar
Haber getirmeyen teller perişan
Cumali boşa mı kafa yorarmış
Her şeyi düşünmek ömre zararmış
Hava kirliliği renkler kararmış
Perde ötesinden tüller perişan
Cumali Cumalioğlu
18.02.2008-15:20-MLT.
Bu şiir toplam 584 kez okundu.
28.02.2008 03:49:39
Cumali Cumalioğlu
Üçüncü dörtlüğün ikinci dizesinde durak hatası vardı, düzeltmiştim. Yanlışlıkla düzeltmemiş olduğum kopyayı göndermişim.
Üçüncü dörtlük şöyle
Uzaktan yakından havlar köpekler
Sessizlikten yas tutuyor, çiçekler
Yaylalarım ıssız, öksüz petekler
Arıları uçmuş ballar perişan
iken, şöyle olmalıydı:
Uzaktan yakından havlar köpekler
Sessizlikten yasa girmiş, çiçekler
Yaylalarım ıssız, öksüz petekler
Arıları uçmuş ballar perişan