rahmanyildiz yildiz (rahman.yıldız)
ERNESTO 1
Yüzümden düşürüyorum enjektesif şehirleri,
Yüzümden düşen binlerce kırık aldatılmışlık
Binlerce uyuşuk,
İçsiz şarap şişeleri… ve yutkunuyorum; aldırmadan kırık cam parçalarına
Yırtılıyor tiroit bezlerim; salgıladığın salt hormonlardan…
Ve; birazdan ağlaması gerekecek tüm serçelerin, güvercinlerin, kargaların
Kanatlarını kırdın...
Bir adamı ağlattın sen az önce,
Nasılsa alışıktır’larla…
Ahh ernesto bilirsin sen,
Bizzat tanıktır yalnızlık zinalarıma,
Kokainsel ruh durumlarıma…
Öyle ya!
Bir tür budalayım ben Tanrı’nın istisnalarından uzak…
Tüm boklukların çaldığı kapı,
Küfürler… küfürler… küfürler…!
Kimyasal bir kokudur aslında ağızdan çıkan her sövgü,
Ve alışıktırlar, alışmışımdır
Karşılığı günah olmuyor o yüzden savurduklarımın!
Ernesto,
Bak sakallarım uzadı iyice,
Saçlarım darmadağınık –her zaman ki gibi!
Her zaman ki gibiyim, kürdan gibi değil de
Ne denir bilmem; yada emin değilim her zaman ki gibi olduğumdan,
Zayıflamışta olabilirim,
Bilirsin
Şaraplardan, sigaralardan…
Birde aklanamadıklarımla!
Suçlamalardan arınamamış sentetik bir beden,
Püf noktalarında karıncaların öldürüldüğü…
Eskicilerde bile bulamazsın,
Kırk dördüncü el bu benimkisi….
Derler ya;
Boldur Tanrı’nın parantezleri, kucak açar, acır…
Acıyorum! Boş ver ernesto
Nasılsa alış’mışımdır ben bunlara…
Sen anlat;
Dün gece görmüşler seni karşı mahallede ki
Orospu melahat’ın evine girerken
Söylediler de inanmadım,
Doğru mu bu ernesto?
Susma…
(üstünden geçtin tüm karıncalarımın, çiğneyerek, ezdirmem prensibinle ezerek, terlemeden sevişerek kanepelerde… Ve birileri ölecek birazdan bedenimde yine, son cinayetim olmayacak bu senden sonra elbette. Alışıktırlar… alışmışımdır nasılsa! Bilirsin, alışıksındır alışkanlıklarıma…
Ahh ernesto,
Çarmıha gerilmeli sözcüklerim
Parazit bir adamımdır bilirsin sen!
Dengesizliğimde vardır,
Kaçığımdır da biraz…
Geçen gece kıran bendim israfilin borusunu,
Anlamadan oldu inan
Tüm insanlık adına bir yanlış yapmış oldum, ölmeliydik oysa biz değil mi?
Az ötede görüyorum camımı açıp baktığımda,
Kenarda duran iki-üç polis arabası
Birini öldürmüşler yine Ernesto!
Bir cinayet daha…
Ambulansların siren sesleri homojen havanın boşluğunda,
Ne yapayım? Dilime vurdu yine o,
Kendi ölümümü hatırlattı siren sesleri…
İt kopuk sokaklarda,
Bir mağazanın vitrininde daha doğmamış kızımın gelinliği
Çevresinde balici çocuklar,
On bir – on iki yaşlarında
Çaresiz,
Yüzleri gözleri kir pas!
Ahh ernesto,
Yorgunum bugün…
Dilimde dilimlenmiş bir bekaret yalanı,
Karşı daireyi gözlüyorsun sende, görüyorum
Elinde sigara, üstünde günahını aldığı iki bacak arası
Kırmızı damlaların iz yaptığı bir fanila…
İçkisi de orada, kırmızı
Ucuza da benzemiyor! Ucuza satıyormuş oysa,
Aldırma, aldanma
Sen masumsun ernesto, saf kal
Basma o debriyaja,
Sonu boşluk
Sakın,
Ahh sakın doldurma!
İlgisiz,
Alakasız
Manasız,
Kimsesiz
Pislenmiş
Bir yığın cümle…
ra/
son/
den/
sen/
ve bn kmseye sölemedm seni öldrdügmü*R.Y.
Bu şiir toplam 711 kez okundu.
15.04.2008 18:51:17