kağan işçen (kagan_iscen)
Dem
Dem
yanıldığımız akşamların bir başınalığı
aydınlığa uzak saatlerde çökerdi üstümüze
keskin konuşurduk soytarılığı uzun uzadıya
aramız açılırdı doğmamışlığımızla at başı
hayat sularında bir resmi olurdu yaşanmışlığın
yaramazlığı tutardı sakinliğin
pür telaş havalanır kanatlarımız
bir şey kalmazdı geriye
sıkılırdı hayattan
uçurtmanın gökte salınışı duruşlu gömleğimiz
kapakları çiğ yemiş gözlerimizin bekleyiş ağaçları
ağlarını örerdi şarkı söyleyişimize
yol kıyıları da susar
pusuya düşerdi zaman
akıntısızlık uzun uzadıya
yüreğimizde kan kırılırdı
kan kırılırdı
pusuya düşerdi zaman
hiçbir şehirden hayır gelmez
öğle güneşinin kapanına kısılırdı kemanımız
sustalı gibi açılırdı önümüzde
yarım yamalaklığımızın karşı sahil ışıkları
ayrılık tahtından eder ölümü
not:
yüreğimin kilerinden deniz aşırı bir susku
taşıdım bıraktım ayaklarının önüne
anlamsızlığımızı düşün
ve zamandan kaçışımızı
soluk soluğa
ucu ucuna
zamandan kaçmak
olgunlaştırır kuşkularını
aşk dönencesinin
eski günlerin hatırına
yaprak kımıldamaz hiçbir korkuda
incecik gün ışığının tenle sevişmesi kadar
bir türkü kurtulur doğmamışlığımızdan
şiirin kendi:
ayrılık tahtından eder ölümü
alfabesi varoş evleridir sevişmek isteğimizin
bitmek bilmez aynı adımlara nasip olmak
mahalle aralarında hangi kahvehaneye sorsan
birbiriyle bitişik karışık eğilip bükülmezliğimizin acıları
demlenir sonsuz birikimli bir acıyla
Kağan İşçen
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiir toplam 730 kez okundu.
14.08.2008 16:02:36