Rıfat Kurtoğlu
Zor Gülüm
Şu gözlerim seni, gördü, göreli,
Yüreğimde, cehennemim, sır gülüm...
O gün, bugün. Yaralıyım, yaralı,
Tabip ol da, yaralarım, sar gülüm...
Deli gönül, umutsuzca, bocalar,
Kâr etmedi yalvarmalar, ricalar,
Bi’ kâbus ki, sorma gitsin, geceler,
Ne haldeyim, gel de bi’ yol, gör gülüm...
“Bugün, yarın” derken, sene dolandı,
Günler, güne, aylar, aya, ulandı,
Diyeceksen, “benim sevdam, yalandı”,
Al hançerin, vur sineme, vur gülüm...
Yeter artık n’olur, ayak sürüme,
Bu kadar naz, gider gayrı, zoruma,
Sığmaz oldum, “Esk’ekin’e, Çorum’a”,
Dar geliyor, bana dünya, dar gülüm...
Çeke, çeke, bunca gamı, kederi,
Kalakaldım, bak bi’kemik, bi’deri,
“Yokluk” desen, âşıkların kaderi!
Yerse beni, ancak bu dert, yer gülüm...
Bu anlamsız, ayrılıkta, suç senin,
Kaç tanedir, sözün bana, kaç senin?
Lügâtında, insaf yok mu, hiç senin?
Bizim böyle, kavuşmamız, zor gülüm...
KURTOĞLU’YUM, imanına, dinine,
Herkes yakışanı, yapar şanına,
Ettiklerin kalır, sanma yanına,
Bu dünyanın, ahreti de, var gülüm...
10-Ocak-1000-Pazartesi
Bu şiir toplam 542 kez okundu.
19.08.2011 01:37:55