Nurten Şahan Ataoğlu
GÖKKUŞAĞI
Sensiz ne ekmeğin
Ne denizde ki sandal sefalarının
Ne gümüş kanatlı martıların söylediği şarkıların tadı var
Kurumuş ağaç, vahasız çöl gibi can suyuma hasretim
Giderken veda etmeyi sevmem
Çok yakında yine geleceğim
Avucumun içine koyduğun resminle
Bekle beni demiştin
Koca günler devirdim, iki yıla yakındı beklediğim
Haber salmışsın bir arkadaşınla
Nisanda
Nisan yağmurlarıyla birlikte gelecek mişsin
Ne kadar özledim bir bilsen
Hasretinin tırtılları koza ördüler
Boş kalan sol yanımda
İçim kıpır kıpır
Cezveden taşan kahve köpüğü gibi
Buzlu camın arkasından yollarını beklediğim
Kulağımı kapı kirişinden alamadığım
Çilingir soframız ayık kaldı
Evin damında gezinen kumrular aşk sarhoşuydu
Ben ise deli divane gibiydim yokluğunda....
Gelmenle bulutlarım uyanacak
Evimizin içine dışına aydınlık taşacak
Biliyorum mızıkçılık yapmayacak nisan yağmurları
Yine yağacak ıslatacak bizi
Tepeden tırnağa
Damda gezinen kumruların gözü kamaşacak
Uyuyan bacamız uyanacak
Geldiğin gün yalınayak koşacağım kollarına
Kederimi serinleteceksin
İri üzüm tanelerine düşen su gibi
Çıplak beline sarılacak gökkuşağın
Kavuştuğumuz nisan yağmurları altında..
Bu şiir toplam 2.668 kez okundu.
17.05.2013 11:09:45