Orhan Bahçıvan
Deli Kür Destan ı Küroğlu
Deli Kür Destan ı Küroğlu*
1
Yüreğimin gül bahçesi
Yeşil dalı
Bedenimin kılcalında
Can suyum
Desem sana yeter mi
Deli Kür
Doğ
Doğ
Doğ
Doğunun Arda Anası
Doğan güneş gibi
Işıl ışıl berrak sesinle
Senin ufkunda oluşan doku
Görülen yeşil açılan sofra
Sınırsız aşk
Sonsuzluk
Deli Kür
Ak
Ak
Ak
Ruhumun özgür damarısın
Düşüncemin son noktası
Zaman çizgisi
Özgürlük
Deli kür
Şimdi ben
Doğduğun yerde varım
Şimdi ben
Senin doğumun seyrediyorum
Kaldıraç çizgisinde
Tersyüz oluşun
Tarihin mim noktasını heceliyor
Kara toprak kucağında
Özgürlüğünü izliyorum
Sonsuza akışını
Deli Kür
Kavuştak döküntüsü
Kıyı dövmeler
Derya
Çizelgenin sonsuzluğu
Sınırıdır ötekinin
Çıkış noktasını gördüm
Elimi suyuna değdirdim
Maşrapamı daldırıp
Kaygısızca doldururken
Kıyılarını gördüm
Damar damar akışını
Sarıçiçek mor menekşe gelincik
Senin tadına doymuş
Deli Kür
Ahenk sesine düşer
Sesin ovaya
Susunca dünya geceyle
Sarsılır kıyılar
Sonsuzluk rengarenk
Gökkuşağı sadeliği seninle
Beş kollu şamdan gibi
Yediveren kızıl gül
Şahmeran diyarına ses
Kafkaslara nefes olmuşsun
Masalına al beni
Kahinlerin ülkesinde
Deli Kür
Kim
Söyle kim demiş
Kim
Söylenceler diyarında
Yediveren gül gibi
Senden doğup büyüyen
Küroğlu’nun destanını kim demiş
Telli çöğür sesiyle
Bu topraklar üstünde
Deli Kür
Gelen bahar müjdesi
Çıtır çıtır haziran
Mayıs gülü sarıçiçek
Sazendelik yel önünde
Davet olur
Buyur denir
Ellerim suyuna düşer
Gözlerim akışına
Deli Kür
Çağırdı
Dolunay gölgeli dağlar seyrine
Çağırdı dostlarını
Ala şafak dolu sofra üstüne
Savrulma yürek
Sıcak ekmek kokusu var çadırda
Dağalası Kür'den gelme
Üşüdüm
Erguvani çiçek gibi üşüdüm
Hoş kokulu yeşil yaprak
Yanağın hani
Dudaklarım susamış
Aşk dolu öpücüğe
Sar beni damar damar
Sev beni ana gibi
Geldim sana
Deli Kür
Kavuştum sıcağına
Yüreğim tomurcuk gibi
Çatladı çatlayacak
Ne olur
Al beni kucağına
Deli Kür
Haydi be gülüm
Üstündeki bereketin aşkına
Kırlangıç de benim adıma
Sar çamuruna
Sarmaş dolaş denizlere gidelim
Hazar diyelim
Deli Kür
Hani yeşil diyorum
Aşk yeşili
Esrime yaşantısı
Karma karışık sözcükler
Uçuş
Gönlümün esin dünyası
Doğur kendini tane tane
Kan kırmızı şafakların üstüne
Doğsun Küroğlu
Kızıl şafak sökende
Güneş filizlendiği zaman
Işığın şehla şehla gelişini görürken
Şadol ömrüm
Bu topraklar döşünde
Defne-dalı filizlendi
Kabar toprağım canla cananla
Dem sürmenin vakti geldi geçiyor
Ey turna sakin uç
Bu yurtlar bizim meskenimizdir
Tor şahinler tanık olsun
Küroğlu'nun doğuşuna
Deli Kür
Orhan Bahçıvan / \ Deli Kür Destan ı Küroğlu \ Kitabından alıntıdır...
Not: Kür Hakkında kısa bilgi.
* Kür: Sümerlerde yeraltı tanrısının adı Kür olarak geçer ve onun koruduğu ırmağın adı da Kur'dur. Sümerlerde Yeraltı dünyasına da bu ad verilir. Kür/Kur/Gur sözcüğü; genel olarak güç, kuvvet, dayanıklılık, özgürlük, bağımsızlık anlamlarına gelir ki Küroğlu bu isimlerin sahibidir.
Evliya Çelebi Şöyle aktarır Kür Nehrini: Zaten Kür nehrine, çıktığı yerden başlayarak yüz elli kadar kasabaya uğradığı halde her birini yararlandırmadığı için “Kör” derler. Ama Moğollar bu nehre yararsız anlamına “Ur” derler. Suyu lezzetli ise de pek aşağı bir seviyede aktığı için yüksek yerleri sulayamaz.
Bir diğer açıklama ise, Kur Han: Kurdağ’da yaşayan bir hakan olduğu söylenilir. Kürhan, Gurhan veya Gürhan olarak da tanınır. Oğuz Kağan’ın amcasıdır.
Bu şiir toplam 1.017 kez okundu.
21.05.2013 17:21:57