Nurten Ataoğlu
AH İSTANBUL!
Gökte ay kırmızı karpuz dilimi
Gölgesi yarıyor lacivert sularını
Boğazın suları yağlı kağıt gibi parlak bir asfalt
Dalgaları beyaz katmerli papatya
Gitmeliyim
El ayak çekildikten sonra
Uykudayken şehir,
Bir öpücük de ben kondurmalıyım
Yedi tepeli gelin duvaklı İstanbul'a
Lacivert dudaklı hırçın damlalar
Okşarken yanaklarını sereserpe açılır
Boğazın serin sularında inci tanem
Gitgide içine çeker beni güzelliği
Her gece mavi sürgün ruhumu giyerim
Takarım ipek kanatlarımı Galata'da
Aşkım inci tanem Kız Kulesine süzülürüm
Mehtabında yıkarım hasreti
Yakarım kanatlarımı,yakarım
Şehrin çoşkulu tüm ışıklarını
Rumeli Hisarı ile
Anadolu Hisarı göz kırparken
Dolarım kuğu boynuna mor düşlerin atkısını
Öpüşen martıların çığlıklarını
Dinlerim nefessiz ,mahmur
Gözlerinden öperken bu şehri
Ayışığı yudumlarım kadeh,kadeh
Kız Kulesinde
Rüzgarla yarışan
Kalçaları oynak
Takalar yüzerken
Balıkları gümüş tül gibi akarken
Hasret mavisi çıplak düşlerim
Kaneviçe işliyor Boğaziçin'de
Dile gelmeden konuşuruz
Eteklerinde yağmur getiren sis bulutlarıyla
Boğaziçinde,çakırkeyfim
Doğan güneşi selamlar
Kocaman bir dünya çizerim
Her gece mavi sürgün dolar
Boğaziçi'nde düşlerime...
Bu şiir toplam 587 kez okundu.
16.10.2016 20:20:57