Serkan ÇILDIROĞLU (Serkan(sair))
ÇANAKKALE ŞEHİTLERİ
Damarından akan bir damla kana eş olabilir mi denizler,
Toplansa bir araya, hiç seni aratmaz mı fatihler,
Sen ki, yaylım ateşinde zeybek oynayan efe,
Cehennemin içinde kahkahanla cenneti kıskançlığa düşüren asker…
Sevdiğinin alnına bir öpücük kondurup çıktın yollara,
Üzerinde yoktu bir yırtık hırka,
Düşman mı, zırha bürünmüş çoktan,
Seninse yoktu bir silahın yüreğinden başka.
Yağmur gibi iniyor sipere mermiler,
Düşüyor yere her saniye başı binlerce asker,
Onun yerini alıyor ardından gelen,
Korku mu, zannedersin ki düğüne gidiyor Mehmetler.
Ya istiklal ya ölüm,
İşte bu idi bizim için çözüm,
Bunun için geldi Mustafa kemal.
Gemiler, uçaklar, bombalar, füzeler,
Dört bir yandan iniyor Çanakkale’ye
Göğsünde söndürüyor ateşini şehitler,
Düşünmüyor Annesini, eşini,
Şahadetten sonra görmek olur mu cumhuriyeti,
Biliyorlardı alınlarında bir kurşun ile döneceklerini,
Ap açık ortada, torunları için canını verdi,
Cennetin hakanlarıdır Çanakkale şehitleri.
Geldikleri gibi gittiler,
Güneşi bir fincan su ile eritti şanlı Mehmetler,
Uğruna destanlar yazsam ne fayda,
Hiç arş-ı âleme sığabilir mi şehitler.
Gün kadınlarımızın günüdür,
Elinde sapan ile tüfeğe koştu Ayşeler,
Yumruk attı mermiye Mehmetler,
Yumruğun fendi, gülleyi devirdi beyler.
Bu ne büyük zaferdir,
Bu ne yüce bir şereftir,
Mustafa Kemal ve askerleri,
Toprağa gömülen Camiyi, arş-ı âleme dikti beyler.
Şanlı Türk bayrağım,
Dalgalan sen yücelerde,
Allah bu millete bir daha İstiklal Marşı yazdırmasın,
Diyen Şairin duasını Allah kabul etti beyler.
Çanakkale şehitleri,
Melekleri hayrete düşüren asker,
Sizi görünce,
Şeytan bile insana secde etmeye karar verdi,
Gökleri insana hayran bıraktı Mehmetler.
Yazsam sonu yok, asırlar sizi anlatmaya yetmez,
Yaşayamadık, yanınızda olamadık,
Ama sizi unutmadı vatan bıraktığınız gençler,
Arkasına bakmadan kaçtı Osmanlıya hasta adam diyen kâfirler.
Kanını Çanakkale topraklarında bırakan yiğit er,
Nasıl basarım şimdi o toprağa,
Sen altında iken toprağın,
Üzerinde yürümek, ağır geliyor bana.
Ne mutlu ki bana,
Senin gibi bir ecdadın torunuyum,
Mazluma değil, öksüze değil, bebeğe değil,
Adaletsizliğe inen Türk’ün yumruğuyum.
Ey gelmiş geçmiş vatan sahibi yiğitler,
Tarihinizi birleştirseniz bir Çanakkale edemez,
Medeniyet denilen kahpe,
Mehmet Akif’in üzerine size söz söylenemez.
Asrın önüne bir çınar gibi dikildi kanser,
Ölüyü yatağından kaldırıp çanak kaleye gönderdi anneler,
Canlıyı, paketleyip ait olduğu yere gönderdi ölüler.
Bu ne müthiş azimdir,
Ne yüce inanç, ne büyük iman,
Allah Allah naraları,
Gülle sesini boğdu beyler.
Hiç kimse kalmasa da yeryüzünde,
Çanakkale geçilmezdi,
Geçilmedi,
Ve ebediyete kadar geçilmeyecek beyler.
Bugün bizden selam olsun şanlı Mehmetlere,
Çanakkale şehitlerinin torunları nöbette beyler,
Eğer bayrağıma uzatırsa bir gün elini Kahpeler,
Hepsinin alnına imzasını mührünü basar Mehmetler.
Düşmanın canlısına, kanlısına,
Mehmet’in ölüsü yeter beyler,
Düşmanın Kitabına,
Kuran’ı Kerim’in sayfası yeter beyler.
Hangi hasret düşündürebilir Mehmet’i,
Hangi tabyalar durdurabilir bu müthiş azmi,
Ah bu Mehmetler yok mu?
Şanlı bayrağı yürüyerek gider gökyüzüne diker beyler.
Şanlı bayrağı, mahşere kadar dalgalandıracak bu efeler.
Çanakkale şehitleri, Kurtuluşun yiğitleri, ey Sarıkamış,
Ve nice savaşlara meydan okuyan asker,
Sizleri unutmadı, unutmayacak gençler.
Sen ki yürüyen efe, sırtına alıp Sakarya’yı,
Kana boğan okyanus misali Dumlupınar’ı,
Dişlerini geçiren aslan, demirden tabyalara,
Hayran bıraktın kendini düşmana,
Hayran bıraktın kendini,
Hayranım sana.
Sen yattıkça dalgalanacak bu Al Bayrak,
Sen uyudukça uyumayacak Türk askeri,
Bize kanın ile çizdiğin memleketi,
Ancak kanı ile verir düşmana Türk milleti,
Ey Çanakkale şehitleri,
Ey düşmana kılıçtan keskin,
Dostuna iğneden ince olan asker,
Bu dünya var oldukça dalgalanacak nazlı gelin,
Bu dünya var oldukça unutmayacağız seni.
Unutmayacak gençler.
Sen ki kurşundan yağmurda ıslanan asker,
Hiç karıncaya fili boğdurtabilir mi kader,
Çanakkale savaşında,
Karınca filin hortumunu boğazına doladı beyler.
Adeta ayaklanıp yıldızlar yürüdü üzerine Mehmet’in,
Yıldızları fırlatıp dikiverdi Al bayrağa benim Mehmet’im,
Ne kadar kan aktı ise Mehmet’ten,
O kadar fazla dalgalandı benim nazlı gelinim.
Hiç bu İmana saplayabilir mi hançerini düşman,
Zanlı bir katili ülkesine sokar mı benim milletim,
Çanakkale geçilmedi,
Geçilmeyecek,
Mahşere kadar ayağı basmadı,
Bayrağı asılmadı,
Adı yazılmadı,
Yazılmayacak ulan kâfirin.
Bu şiir toplam 513 kez okundu.
23.04.2012 08:41:15