savaş karaduman (savaşkaraduman)
Hasretim Sensin
İşçinin günlüğü (2)
Bu akşam
Fırtınalı bir işçi yüreğiyle
Yalnızlığıma bir türkü tutturarak
Sensizce yürüyorum sahili ve sokakları…
Ayancık’ta bu Ağustos sıcağı akşamında
İşçilerin sokaklarda güler adım koşacağı
Ve ardından
Yaşamın paylaşılacağı günler gibiyim…
Şu an kuruyan topraklarcasına yanarak
Ve şiirlerin üzerine
Bir yağmur gibi damlayarak
Hasretimi haykırıyorum sana
Hasretim sensin
Hasretim halkların ebedi kardeşliği
Birbirine tutuşan ve çoğalan ellerimiz…
Hasretim barış
Hasretim sevda yüklü bir bakış
Sevgiliye sunulan tomurcuk bir gül ve gülüş
Kirletilmemiş masmavi bir deniz
Kucak kucak gökyüzü
Derinliğinde kaybolup gittiğimiz yemyeşil bir orman
Güneşli ve çocuk gözlü bir bahar
Ve soframızın doyasıya pay edildiği
Barış tulumlu bir dünya
Ve ezilenlerin yeryüzünü zapt eden o muhteşem sevinci…
Ayancık’ta bu Ağustos sıcağı akşamında
Hasretimi haykırıyorum sana
Hasretim sensin
Hasretim direnen işçilerin dayanışma günleri
Ve sömürü çarkının dişlerinde ezilen
Patlamaya hazır bir öfke
Ve bir isyan gibidir şimdi…
Ve sen sevgilim
Devrime hasret bir sevinç kadar güzel
Ve dudağında gülüşlerle koşuyorsun kollarıma
El ele tutuşarak
Ve dörtnala bir at gibi -çatlarcasına- rüzgârları kuşanarak
Dağlardan, şehirlerden
Okulların ve fabrikaların paydos zilinden
Ve işçilerin kavgalara dalıp dalıp çıkan
Ve aşka meyleden yumruk gibi yüreğinden
Çiçeklerin kokusundan
Romanlardan, şiirlerden, türkülerden
Ve sokaklardan taşkın bir sel gibi akarak
Ve zalimlerin sarayını taammüden başlarına yıkmaya kastederek
Hamaset ve yalanlarla yazılmış resmi tarih yerine
Ezilenlerin tarihini şiir gibi yeni baştan yazarak
Dudaklarımızda avaz avaz bir gülüş
Dilimizde devrim ve sevda şarkıları
-Gözlerimde sevgilimin gözleri-
Gülüşe gülüşe koşuyoruz
Aşka ve özgürlüğe…
Ağustos 1988 Sinop/Ayancık
Bu şiir toplam 272 kez okundu.
22.03.2018 16:44:29