Müsade özdemir
Gidiyorum Bu Şehirden
ne kışın ayazıdır, beni böyle donduran
ne yazın kavurucu sıcağıdır, eridiğim
yokluğunun yüküdür bu şehrin üzerinde
kıyısında gölgelerimi kaybettiğim
sarar gökyüzünü bir alacakaranlık
yalar bu şehrin nemli duvarlarını
takılır umutlar gecenin pervanelerine
o titreyen sokak lambalarında
sensin adımlarımı yorgun kılan
ah civanım, ateş gözlüm
sokaklar karanlığa
ben sana tutsak
dökülür gözlerimde ışıklar
hasret sarar bu şehri çığlık çığlığa
uyanan hüzünlerin sonsuzluğunda
sokağımda, evimde, yorgun yatağımda
gizli yaralarımı ateşiyle dağlayan
cehenneminde yakan sensizliğin hala burda
ve bu şehrin kükreyen sokaklarında
yok olmaksa kaderim
ölüme düşer gibi giderim
yetmiyor gücüm savaşmaya
dökülüyor yalnızlığım avuçlarıma
bir yudum,
bir yudum daha
içimde sana dair ne varsa, kırık dökük
gömdüm yüreğimin soğuk mağaralarına
koyarak bedenimi bu şehrin namlusuna
gidiyorum işte
avazım çıktığı kadar ağlamaya
korkmadan adımlamaya sokak taşlarını
şimdi gidiyorum bu şehirden
deli divane gibi
dağıla dağıla
Bu şiir toplam 657 kez okundu.
6.12.2006