DUYURULAR

SERBEST KÜRSÜ

Selmanım Oğul

Selmanım oğul

Matal matal mat atar
İki sıçan göt atar.
Bir varmış bir yokmuş

Köyün birinde ana oğul gelin üç kişiden oluşan bir aile varmış.
Köyde bağ bahçe işleri baharla başlamıştır kahramanımız bağa günlük işleri yapmaya gider.
Evde gelin kaynana ev işlerini yapmaktadırlar.
Gelin ahıra keçiye ot vermeye gider uzun zaman geçer gelin gelmez kaynana gelin neden gecikti diye merak içindedir..
Başına bir şey mi geldi acaba dayanamaz ahıra iner kapıyı açar keçi başını sallayarak ot yemektedir, gelin iki gözü iki çeşme hüngür hüngür ağlamaktadır kaynana- kızım ne oldu bu ne hal niye ağlıyorsun
gelin- anne anne yüzüm senden kara keçiye ot verirken kabahat işledim keçi duydu keçi kurban kaynanama söyleme keçi hayran kaynanama söyleme diyorum ikna edemiyorum der salya sümük ağlamaya devam eder
kaynana- kızım beni boş ver oğlum duymasın diyerek gelin kaynana birlikte yalvarmaya başlarlar, gelin boynundaki zinciri keçinin boynuna takar. Keçi kafa sallayıp ot yemeye devam etmektedir
Kaynana-bu keçi çok inat bu böyle yola gelmez biz bunu mahkemeye verelim mahkeme yola getirsin der
Elazığa haber gönderilir şehirden heyet gelir avluda mahkeme kurulur.Köylü duyup mahkemeyi izlemeye gelmişlerdir celse açılır…
Hakim –Anlat kızım der gelin durumu olduğu gibi anlatır şikayetçi olduğunu söyler
Hakim-Hımm derkalemi evir çevirir karar vermek için detay sorar
-Kızım cırt mı ettin bırt mı ettin..
Gelin- Hakim bey ağzın gibi..
Hakim-verdiği kararı okur kızım cırt ettiysen miras gider bırt ettiysen miras gelir der mahkemeyi sonlandırır gider.
Köylü yavaş yavaş dağılmaktadır,kahramanımız bağ bahçede o günkü işleri bitirmiş eve gelmektedir
Evin önünde ı kalabalığı görünce eyvah anneme yada eşime bir sey mi oldu telaşla koşar gelir köylü dağılmıştır ne oldu ne var diye heyecanla sorar gelin kaynana olanları anlatırlar kahramanımız küplere biner bağırır çağırır hırsından sağa sola gidip gelir sonunda ahıra iner katırın semerini vurur al deli mor deli diyerek kapıyı çarpar çeker gider evi terk eder.
Gelin kaynana bir birlerine bakarak neden böyle sinirlendiğine anlam veremezler gelin fazlaca üzgündür kaynana teselliye başlar..
-Kızım bunun babası da böyleydi üzülme öfkesi hırsı geçsin biraz dolanır sakinleşir gelir.
Kahramanımız o sinirle köyden uzaklaşmıştır hava kararır yol üzerinde ilerde bir köy gözükür köye girmeden az beride ışıkları yanan bir ev vardır oraya yönelir kapıyı çalar kapı açılır tanrı misafiri olduğunu söyler
Eve buyur edilir o evde de karı koca bir de gelinlik çağda kızları vardır her yörede olduğu gibi misafire yemek izzet ikram yapılır sohbete koyulurla yöremizde yatsılık diye adlandırılan pestil ,orcik vb çerez ikramına sıra gelmiştir baba anneye anne de kıza işaret eder kız usulca süzülür kilere gider zaman geçer gelmez anne merak eder izin ister bakmaya gider

Misafirle baba sohbete devam etmektedir ler zaman geçmiştir baba da meraklanır gidip bakayım der bakmaya gider.Kahramanımız bekler bekler gelen olmaz meraklanır odadan çıkar
Kiler tarafından inilti ağlama sesleri gelmektedir,kapıyı açar küpün başında kız anne hüngür hüngür ağlamakta baba için için inlemektedir,kahramanımız hayırdır ne oldu diye sorar
Anne- misafir gel hele gel hele kızım ne düşünmüş aklan kurban kızım aklan kurban der
Kahramanımız – Mesele nedir ne düşünmüş ki böyle ağlıyorsunuz
Anne-kızım düşünmüş ki ben bu çerezleri götürürsem misafir yerse bana urğun(aşık)olursa biz evlenirsek bir oğlumuz olursa adını Selman koyarsak Selman büyüyüp oyun çağına gelirse evin önünde oynarken az ilerdeki çeşmeye su içmeye giderse ayağı kayıp çeşmenin kürününe düşer boğulursa ben ne yaparım selmanım oğul yavrum selmanım oğul
Anne ağlar kız ağlar baba ağlar
Kahramanımız- Durun diye gürler ne diyecek diye pür dikkat bakarlar
-O halde oğlumdan bana miras düşer hakkımı istiyorum der.
Anne kız baba hee doğru misafir haklı, hakkı derler dede köstekli saatim torunuma feda olsun anne kolundakileri kap kacak vs o da torunuma bu da torunuma feda mirası toplar katıra yüklerler..
Kahramanımız yola çıkar yol ayrımına gelir durur düşünür bizim deliye kurban diye mırıldanarak evin yolunu tutar.
.Kahramanımız geledursun..
Evde gelin kaynana geceyi merak ve üzüntüyle geçirmişlerdir
Erkenden uyanmış damda heyecan içerisinde yollara bakınırlar saatler geçer
Uzakta bir karartı eve doğru gelmektedir ellerini siper edip geleni tanımaya çalışırlar
Karartı yaklaşı yaklaşır yüklü katır üzerinde kahramanımızı görürler gelin kaynana sevinçle çığlık atarlar mutludurlar kaynana heyecanla geline dirsek kor..
-Kız gelin gördün mü Hakim bey doğru söylemiş demek ki bırt etmişsin bak miras geliyor…

Çocukluğumuzda bu ve benzeri hayata dair kıssalar mesajlar içeren merak uyandıran afacanları eğleyen zapt eden dede ve ninelerin kurguladığı masallar dinledik nihayeti masal .
Ahirete göçmüş tüm dede ve ninelerimize rahmet diliyorum.

Günümüzde akla mantığa sığmayan akla zarar masallara taş çıkartan nahoş çirkinlikleri üzücü acı gerçekleri duyup tanık oluyoruz ..

Yahya Koza



Yahya Koza / 30.05.2019

Bu yazı 130 kez okundu.


YORUM YAP



YORUMLAR

Siirdemeti.Net - 2005 Yılından Günümüze Karşılıksız Sevgi ©