Beyhan Yıldırım
gün doğumu sancısı
gün doğuyor.
hasret,yangınlar gibi...
gülleri tutuşur taş evlerin
kifayetsiz dizeler,
gümüş renkler alır bu zamanlarda...
yitirir sıcaklığını şehrin tenha iklimi
sokaklar ışığa doyar...kapıları sürgülü.
acımak düşer erken öten kuşa,
zehri boşalır çocukların...
bir kadın görünür merhametsiz yüzüyle,
toprak kararmıştır/toprak çiçek açar...
sancılar başlar sıcak yataklarda.
bir ihtiyar ezanı dinler; hiç dinlememiş gibi.
bir tabut gölgesinde yaş olur heyacanı...
iki gülüş gelip geçer dar sokaklardan.
bir sis kaybolur geçmiş ayazlarda,
kıpırtılar alır yerini kuşların...
dokunmak başka bahara kalmıştır.
ne yandan estiği rivayettir rüzgarın
hazırlıksız karşılamıştır gün,yıldızları,
utancı buradan geçer tarihe...
kavak ağaçlarının savaş düzeni,
yıldırmazsa minarelerini,
gizliden gizliye yağmurlar yağar kaldırımlar üzerine.
ıslanan İstanbul değildir, masallar
üzülen biz değiliz.
taş duvarlar...
Bu şiir toplam 611 kez okundu.
9.02.2007