Meltem Kaya
Dağların Derinliği Rüzgarlar Saklar
Zamanın ipi çoktan ellerimden kopup gitti gökyüzüne
Sanki asırlardır mavi boyasını denize salan bir sandaldayım
Şiirler kifayetsiz dökülüyor güz yorgunu ellerimden
Yüreğimdeki papatyaları sessiz bir vedayla denize salmaktayım
Rüzgardan başka hiç bir ses duymuyorum
Sevdandan gayrısını sanki hiç bilmiyorum...
Dağlar mı derin yoksa denizler mi bunca dipsiz gözlerimde
Gökyüzü mü sırılsıklam sevdalı yoksa ben mi çıplağım
Susuşlar ne zamandır hüznü kuşlar gibi savuruyor gecelerden
Kirpiklerimdeki rüzgarı uzak yollardaki yağmurlara bırakmaktayım
Yağmurdan başkasını hiç hissetmiyorum
Hasretinden gayrısını sanki hiç bilmiyorum...
Uçmayı yeni öğrenen kuşlar sessizce şarkılar söylüyor içimde
Yüzünü sümbüli bir özlemle çizdiğim uzaklığa sevdalıyım
Bahar aydan kopan kasırgalarla direnmeler büyütürken
Ellerimdeki kara kışı firari güllerle bir de gül ellerinle ısıtmaktayım
Kar fırtınasından başkasını duyamıyorum
Ellerinden gayrısını sanki hiç bilmiyorum...
Küller mi daha sıcak alevler mi bunca yangın yüreğimde
Yağmur mu beyaz ölüm yoksa ben mi tufanım
Düşler ne zamandır yanardağlar çıkarıyor gözlerimden
Sığınağımdaki son yağmurla kanayan yanardağları ıslatmaktayım
Yanmaktan başkasını hissetmiyorum
Düşlerinden gayrısını sanki hiç bilmiyorum...
Geceyi tanıdık hüzünlerle sarmalayan her ağıt bedenimde
Issız bir dağ başında kuzguni yüzüyle gülen bir yiğidin matarasıyım
Ayrılık fermanını yazmış bir aşk yol alırken denizlerden
Sesin ateşin ümidin çığlığın ve kavuşmanın çetelesini tutmaktayım
Issızlıktan başkasını duyamıyorum
Ayrılıktan gayrısını sanki hiç bilmiyorum...
Gölgeler mi daha uzun hasretler mi bunca keskin kirpiklerimde
Güller mi daha kara kızıl yoksa ben mi yaralıyım
Gözyaşını yağmur bilip uçurum gibi koyverirken nehirlerden
Suların ve dalgaların bilmediği uçurumda dal gibi ellerine tutunmaktayım
Dalgalardan başkasını hissetmiyorum
Güllerden gayrısını sanki hiç bilmiyorum...
Sevincin kederin aşkın ve ölümün ayak izleri var ömrümde
Yoruldum bile diyemeden uçurumlara liman olan bir sıcaklığım
Eksilip tükenmeden çıkınıma gül koymuşken ölümlerden
Yeni bir sevdaya kuraklığımı yeşerterek uzandığımı anlamaktayım
Sesinden gayrısını duyamıyorum
Senden gayrısını sanki hiç bilmiyorum...
Sanki asırlardır mavi boyasını denize salan bir sandaldayım
Yüreğimdeki papatyaları usul bir kucaklaşmayla denizden toplamaktayım...
Bu şiir toplam 675 kez okundu.
19.02.2007