kağan işçen (kaan_iscen)
M…..Cam Göz
M…..Cam Göz
sakın sakınma yoksulluğumdan seçmeli yalnızlığını
yalnızlığını sen seçersin de durur mu ellerim
şerh koyarım örselenmişliğimle
ayaklarından başlayan ürpermeye
şanslı birleşmemiz olacak göreceksin
ben bir yurtsever gözlerinse bulunmaz ülkem
sınırlarıma yakınlaşmanı uçurtma yaptım sallapati
aşklaşan hayat döngüme
kişiliksizleşmedir aşk
senin kokunun aramızdaki tüllere sarınmışlığı
gösterişli aptallığın itaatkar
yavanlığına dünyalılığına
göz kapaklarımın kapısına dikilişin gibi
dikilişin ve gidişin bir aptallık sonrası
itiraf tadındayım
belledim gözlerinde bulduğumu
sana bakarken kendimde unuttuğumu
kendimi
cam gözlerinle
bir haziran sabahı öğlene doğru bana baktın
yarı yarıya ihanettik
yarı yarıya serinlik
gözlerinin avlusuna hamak kurduydu çaresizliğim
yeşil güneşli bir sabahtı
yağmur atıştırıyorduk
çaydanlığımızda ilkyaz umutları yoktu
cam gözlerine uzandım tuttum bir çocukluğu
sevdim kendimi ve seni
seni daha çok sevdim
ayrılık sıratını geçmesek de olur dedim kendi kendime
buradayız işte sadece bu an için bile olsa
paramparça edilmiş bir ayrılığın kıyısında
köprülerimizi yıktık
aramıza âmâ nehirler uzandı
cam gözlerindeki yağmurlarda ıslanmasam
bilmezdim ki güneşin ne olduğunu
yeşil güneşli sabahlarda zaman yoktu
donakalmıştı mutluluklar mutluluktan
biz senin yeşilleşmende seviştik
ihtiraslı iki yılan gibi
cam gözlerinde hayaller kurduğumu
kimseler bilmeyecek
aylardan şubat da olsa
bu yeşil Haziran hiç bitmeyecek
bahçesinde pembe güller güneşli şaşkın
beyaz pazartesilerimiz olacak kavuşmak gibi
şekerden de şeker dudaklarınla
üç kez susacaksın
benim için susacaksın
pembe güllerle gülüşerek susacaksın
doğdum
geldim
gidiyorum olacaksın
beni haziran renkli bu yeşil düşten uyandıracaksın
yüreğimi ellerime tutuşturacaksın
yüreğim bir daha ikimizin olmayacak
susacak her şey
çocukluğumuz
cam gözlerin konuşacak…
Kağan İşçen
Bu şiir toplam 913 kez okundu.
29.06.2008 19:55:27