arzu karaoğlu
SEN
Siyah gökyüzü akarken batıya
Kan çekilirken damarlardan
Ve son nefesin acısı
Senin vefasızlığın kadar değil
Dalıp gittiğimde anılarıma
Boğularak çıkıyorum
O anların sevdasını arıyorum
Ya sen taş mı atıyorsun anılara?
Yoğurup şekillendirdiğim
Üzerine aşk serptiğim sevda ekmeği
İsraf edilirken senin yüzünden
Nasıl dilenirsin başkalarından?
Ümitsiz bir bekleyiş benimkisi
Sevda garında öylece yanlızlar bankında
Bulmaca yerine ruhumun boş kutularını dolduruyorum
Cevabını bilemden anlamsızca
Sana söyleyemediğim daha çok şey var
Gitmek istediğim, kahveler içilecek yerler
Rüzgarı bol olan sana sıkıca sarılacak
Meltemi yüreğimize dolacak
Telefon bana bakarken tüm sessizliğiyle
Tuşlar sanki numaranı çeviriyor benim yerime
Bir alo lafı bile sanki artık bitmiş sözlerin
Tek varisi gibi gelir içerime
Kurtar beni bu senssizlik mahkumluğundan
Gülüşün seslendiğim gardiyan gibi
Seslendikçe kaçıyor umarsızca
Özgürlüğüm senin elinde anlasana
Bu şiir toplam 791 kez okundu.
28.03.2007