Fatih Öztoprak
Nedir
Sabahları umutlanmıyorum artık seni görmek için...
Aynada saçlarımı senin istediğin gibi taramıyorum...
Sabahları,yaşama sevincimin olduğu çerçevede artık senin resmine bakmıyorum...
Bir kaç deniz kabuğu var sadece her gece bana gülüşler fırlattığın resminin yerinde...
Başımı ellerimin arasına alıp gözlerimi kapatıyorum uyanmamak için...
Hayalin bırakmıyor beni...
Yine senin için senin adınla uyanmış buluyorum kendimi sonsuz kabuslarımdan kurtulduktan da sonra...
Bu,bir yokoluş...
Her sabah sana atfedecek binlerce dize bulabiliyorsam eğer,
ve tek duyduğum ses sen olmuşsan,
her yeri dolduran bahar meltemi olmuşsa kokun,
bakışların yanımdan geçip giden insanların gözlerine de yerleşmişse
söyle;bu nedir artık bir yok oluştan başka?
Adımlarım yine her sabah evinin önünde dolaşıyor...
Her gün,dudağım senin şarkılarını söylüyor...
Ve her sabah yüzümü ısıtan güneşte senin öpüşünü hissediyorum...
Şimdi söyle bana ne olur;
gözlerimdeki damlalar hala adınla dökülüyorsa,
içimdeki ahlar yüreğine koşuyorsa her defasında,
hava diye senin nefeslerin doluyorsa içime
söyle;bu nedir artık bir savaştan başka?
Bu kendimle bir savaş...
Ve savaşmayı bana öğreten sensin...
İçimdeki çocuğa yalanlardan bir dünya kurup hayalden bir oyuncakla oyaladın onu...
Sevgimi oyuncak ettin korkularına...
Ama ben hep en temiz sevgiyi aradım senin için...
Yoksa ne manası olurdu ki bu hayatımın?!
Hayatıma örmüşsün saçlarını,
bakışlarınla yıkamışsın pencerelerimi,
sözlerin kök salmış en gizli duygularıma...
Böylesine senin fidanını büyütmüşken
söyle bana;bu,sevginin ulviyetinden daha da ötede,nedir?
Bu şiir toplam 524 kez okundu.
3.08.2007