MERAL BOZOKALFA
MELANKOLİNİN SON RÖTUŞU
***Bozkırın deltasında yokluklara göğüs gelen bir öğretmenin
sözcüklerin çadırına sığınarak,yamalı sevdasıyla
yitikliğini ,depreşimlerini kusmasının şiiridir bu...
...
Sarı saçlarıma solanan tırnakları kirli çocukların
Çapaklı gözlerinin aydınlığım ben ...
Ücra bir köyde bitlerimi ayıklıyorum ...
Yıkanmadım haftalarca
Tezekle yaşamın haritasını çizdim
Damları akan hülle evlerin yazgısı
Kırlangıç umutlara saldım ... ...
Beni gözlerimden tanı
Bir avuç gözyaşıyla yıkanmış
Gümrah bir yürekle
Közlenmiş bir tutam umut
...
Tandırdan akan ekmek kokusu
Yüzyıllarımın açlığını doyurmuyor
Stabilize yolları gelinlik kızların adakları asfaltlıyor...
...
Köy çeşmesi yediverenlere gebe iken
Anaların yünleri tırpanlara dolanıyor ...
...
Bedevi yürekler salınmış çöllere
Çürüyen bedenlerin kokusu
Geceye düşen katre
Hülyaların girdabında yokluk...
...
Al kanımı ...kat kumlara
Katığımda acının kamburu
Rötuşsuz çehrem ...yıkılmış sırça
...
Sarsılsın yeryüzüm...
Boncuklarımın iplerini kopardılar
İt yüzlü, siyah dişli cellatlar
Yavuklumdan kalma hücrelerime
Umut yerine
Ateş çemberini doladılar kollarıma ...
...
Mağaram beş koldan ayrık...
Beş koldan savruk..
İnimdeki sevda kaşlarını çatmaya
Demir bilek vurulmaya yüz tutmuş ...
...
Kırık kollarımda hüzün ...
Avucumda bitiveren gonca ...
İçimdeki rüzgarın sesiyle
Alevli dudağını söndürüyorum ...
Bu şiir toplam 743 kez okundu.
9.09.2007