Ününü daha çok ressam olarak yapan, minyatürleriyle tanınan Levni''nin bir başka yanı da, Aşık Ömer''in etkisinde kalmış bile olsa, bir halk ozanı oluşudur. Asıl adı Abdülcelil Çelebi''dir. Edirne''den İstanbul''a geldiği, bir süre Bursa''da kalmış olduğu, Bursa''da evlendiği sanılıyor. Ressam çıraklığı yaptıktan sonra döneminin en ünlü ressamı olmuş Saray Ressamlığına yükselmiştir.
Levni''nin yalın bir dili olduğu gözleniyor. İnce alaycı bir tutumu var. Bu, elimizdeki iki şiirinden, kendiliğinden ortaya çıkıyor. Elbette güçlü bir ozan gibi görünmüyor, ama dili kullanmasını bilen, zeki, iğneleyici yanı ortaya çıkan bir ozan.